Yaşadığım olaylar sırasıyla şöyledir.
2014 6 ve 7 Ekim kobani olaylarında Suruç'ta bulundum orada sol ayak diz bölgesinde asker darbesi ile yırtık oluştu hala ayağım problem lidir. Sağ el baş parmağım da da yırtık oluştu.
2015 Suriye savaşı devam ederken, Şanlıurfa Akçakale kepezli kurudure mezarında çiftçilik yapıyordum. Yaşadığım yer sınıra sıfır noktasındadaydı. Hasan çavuş karakolunun karşısındaydım savaşı bütün açıklığıyla görebiliyor dum. Askerin işide nasıl yardım ettiklerini görüyordum, her akşam bir beyaz minibüs dolusu işid li karakola gelirdi. YPG'nin elindeki bölgelere orada bulunan evlere gizlice sokulup katliam yaptırılıyordu. Bir gün gnetra köyünün karşısında pamuk sularken askerin kuleden bana doğru ateş ettiğini gördüm. Sonrası nda küreği havaya kaldırdım arkama doğru ateş ediyordu beyaz minibüse, o minibüs geri dönüp hasan çavuş karakoluna gitti, daha sonra öğrendim ki canlı bomba taşıyormuş. Olayı tam olarak kavrayamadim. Bütün bunlar kürtlere karşı yapılan soykırım politikalarıydı.
Savaş devam ederken suriyeli Ahmed adında biri geldi bizden iş istedi sulamacımız oldu. Kobaninin bir köyünde yaşıyormuş, bizde onu araştırdık özgür Suriye ordusu mensubu olup Esad'a karşı Ankardan silah temin eden öso bölge komutanıymış, oda bunu kabullendi. Aşiretinin büyük bir kısmını işid tarafına geçtiğini bunu kabullenmeyip yanında bulunan bir grupla işidle çatıştığını ve işid ten kaçtığını söyledi. Beni bulurlarsa infaz edecekler dedi.
Bir gün bad adında bir köye onunla birlikte
arpa almaya gittik bir eve girdiğimizde odada sakallı 20 kişi bulunuyor du. Yanımdaki suriyeli bana tutunarak kürtce selamlaşmaya başladı, kürtçesi olmadığı halde. İşim bittikten sonra orada neden böyle davrandığını söyledim oda bana içerde bulunan 20 kişinin işid komutanları olduğunu ve beni onlara teslim edeceğini düşündüm. Daha sonra biri bizi arayıp yanında bulunan suriyelinin kürt düşmanı olduğunu çok katliam yaptığını söyledi ve biz de eğer öyle bir durum varsa HDP bina sina gelip durumu açığa kavuşturalım dedik. Sonrasında işidli olduğunu teslim etmeniz durumunda büyük miktarda para vereceğini söyledi. Bizde kabul etmedik. İşid tarafından ölümle tehdit edildik birileri bize onu saklamamızı ordan götürmemizi söylediler. Bizde onu kobaniye gönderdik. YPG nin işid bölgesini almasıyla tehditler artık yoktu.
2021 yılında Kıbrıs'ta askerlik yaparken zeytindalı harekatında bulunan komutanlar başımızdaydı. Devrimci fikirlerim ifşa olmuştu, uzman çavuş 10 gün boyunca bana ne mutlu türküm diye yürüyüş yaptırıyor du ve fasit söylemlerde bulunuyor du. Sabah iştimasında bana bakarak üniversite mezunu olmanız bir şey ifade etmez. Devleti ve Türk milletini seveceksiniz gerekirse uğruna öleceksiniz söylemlerde bulundu. Bana bakarak içinizde ülkesi için savaşmak istemeyen var mı ben sosyalist bir birey olarak savaşmayacağımı bahsettiğiniz topraklar Suriye Libya ırak sa ben yokum, dedim. Sert bir şekilde beni alıp ağır itamlarla askeri eğitim verdi. Daha sonra göreve çağrıldı ben rahat ettim.
2022 yılında AKP ve MHP fasit iktidarın medya. açAlanlarına dönük kimyasal silah kullanımını kınamak için Diyarbakır da en doğal hakkım olan yürüyüşte bulundum. Orada biber gazına maruz kaldıktan sonra polisler tarafından yakalanıp karakola götürüldüm. Orada bana ve aileme karşı
iğrenç söylemlerde bulundular. Kürt kimliğime
karşı ağır itamda bulundular. Ve darp etmeye
başladılar. Dirsek darbesi ile kaburgam kırıldı, metal bir darbe ile dişim kırıldı, sonrasında tekme tokat ile merdiven den itiklendim ve belimde fıtık oluştu. Tekrar yakaladıklarında ölümle tehdit ettiler hastaneye gidemedim korktum doktorun ifademi alması için polisi çağıracağından korktum, hastaneye gidemedim. Ve göğsüm olduğunu gibi
kaldı. 2 ay sonra dişim kırık ve çatlak olduğu için dayanamayıp suriyeli dildar doktor arkadaş dişimi çekti. Dip not: Bu bahsettiğim hasarlı durumlar iltica kampında doktor tarafından dinlenip kayıt altına alınmıştır.
Hkbd Başkanı Şemseddin Başak'la Türkiye'de telefonla konuştum diye işkence gördüm. Şemseddin Başak nerde adresini ver bize diyorlardı kendisini sosyal medyada tanıyorum dedim yalan konusuyorsun dediler sonradan duydum Şemseddin Başak Almanya'da bu konuyu onada ilettim dikkatli olmasını söyledim Türkiye'de yaşam hakkımız kalmadı bu yüzden ben ve kardeşim Almanya'ya gitmek zorunda kaldık.
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.